Afyon İş Hukuku
-
by admin
- 104
Tüze (Özet) : Tüze, her şeyden önce bir düzen demektir. Lakin hukukun öngördüğü düzen, çalışarak gerçeklehandan bir düzen değildir. Tüze, maşer içinde insanların hakikaten elbette davrandıklarını değil, elbette davranmaları icap ettiğini gösterir. Tüze, namına uyulmak ve uygulanmak muhtevain vardır. Doğruluk değeri dolayısıyla, insanlar arası ilişkileri bir düzene almak, maşeri dirimın gerçekleşmesini kurmak gerek. İnsanlara, “Bana uy; Beni gerçekleştir” buyruğu ile seslenir. Tüze düzeni, doğduğu andan itibaren ferdin karşıtsına onaylama edilmesi ve uyulması müstelzim, banko düz kurallar olarak çıkar. İnsan, özgür bir varlıktır ve iradesini hukukun buyrukları doğrultusunda kullanabileceği gibi, onlara aykırı bir yönde de kullanabilir. Bu nedenle maşer içinde insanların tutum ve davranışlarının ahbaplık kurallarına uymaması, her dakika mümkündür. “İşte ahbaplık, sima davranışlarını değerlendiren, çıkar çatışmalarına çözüm getiren kurallardan, normlardan meydana mevrut bir model, bir bütündür.” İnsan-sima, sima-doğa ilişkilerinin insanlığın eş çıkarı ve huzuru muhtevain evrensel ilkelerle güvence şeşna kırmızıınmasıdır. Tüze, beşeriyet seviyesi muhtevain göstergedir. Hukukun temeli, kaynağı üzerine biraşkın düşünce ortaya atılmıştır. Bunlar kaynağı: tanrı, sınıf çıkarları, maşer sözleşmesi, doğa ve insanlar olarak belirten mütalaalerdir. Tüze Nedir Tüze, toplumun umumi menfaatini yahut fertlerin ve toplumun eş iyiliğini kurmak için konulmuş olan ve bütün gücüyle desteklenen kaide, tanrı ve kanunların kâffesidür. Daha yaygın bir tanımıyla ahbaplık, adalete yönelmiş maşeri evetşamma düzenidir. Tüze Lügat Anlamı Tüze kelimesi Arabi “tanrı” kökünden hasılat ve tanrı kelimesinin çoğulu olarak bilinmektedir (galat-ı meşhur). Gündüz feneriçda “tanrı” kelimesinin çoğulu “ah’kak”tır. Türk Zeban Kurumu’na gereğince ahbaplık kelimesi, “Toplumu düzenleyen ve devletin yapmış oldurım gücünü belirleyen yasaların kâffesidür”. Bunun haricinde hukukun “haklar” demeı da vardır. Mecazi anlamda ise, ahbaplık, hukuk demeında da kullanılır. Yol Anlamı Tüze dönemden döneme değişmiş olduğu muhtevain hala doyurucu bir tanım mimarilamamıştır. Kant “Tüzeçular hala hukukun tanımını aramaktadırlar” der. Hasetmüzde en çok onaylama edilen tanımı ise: “Belli bir zamanda makul bir toplumdaki ilişkileri düzenleyen ve uyulması mutluluk zoruna (müeyyide) rabıtlanmış kurallar kâffesidür.” Ilmî bir disiplin olarak ahbaplık, kendi içinde bel kemiği olarak ikiye ayrılır. Umumi olarak hukukun eşhas arası ilişkileri süje düz kısmına Özel Tüze, eşhas ile mutluluk yahut devleti oluşturan kurumlar arası ilişkileri düzenleyen kısmına ise Hep Hukuku adı verilir. Bu kocaoğlanrım roma hukukundan kalma bir ayrımdır (ius privatum-ius publicum). Uygar Tüze, Tecim Hukuku ve Devletler Özel Hukuku özel hukukun, buna karşılık Esas Hukuku, Ceza Hukuku ve İdare Hukuku bütün hukukunun başlangıçlıca zir dallarıdır. Tüze Kuralları ve Özellikleri Hukuku başka toplumu düzenleyici kurallar olan örf ve adetler, gelenekler ve dinlerden kocaoğlanran özellik mutluluk tarafından güvenceye kırmızıınmış ve cebri yapmış oldurımlara mevla olmasıdır. Tüze kuralları sima davranışlarını düzenler ve bulunduğu toplumun kadir yargılarını taşır. Soyutluk ve genellik özelliği sayesinde benzeri nitelikteki tüm durumlarda uygulanması sağlanır. Yapmış oldurım (Müeyyide) Tüze düzında yapmış oldurım bütün gücü ile uygulanır. Hukuka uymayı zorlama, uymayanları cezalandırma ve uyulmadığı durumlardaki zararları en aza indirmek muhtevain kullanılır. Tüze düzenini sağlamayı ve korumayı ammaçlayan yapmış oldurımlar gene ahbaplık düzeninin öngördüğü şekilde alegori getirilir. Maddi ve tinsel yapmış oldurımlar olarak ikiye ayrılır. Maddi yapmış oldurımlar hukuka aykırı durumlarda uygulanırken tinsel yapmış oldurımlar bu durumları çelmek muhtevain kullanılır. Ceza hukukunda ölüm, hapis ve vakıf cezaları; anayasa hukukunda siyasetten men, parti kapatma; vergi hukukunda vergi ve kaçakçılık cezaları gibi derece derece ahbaplık dallarında derece derece yapmış oldurımlar vardır. Hukukun Dayanağı Hukukun dayanağı ile ait çeşitli dönemlerde kuramlar üretilmiştir. Bunları sıralamamız gerekirse; şuuri bir irade olarak gharabelik kuramlar, irade dışı olarak gharabelik kuramlar ve pozitivist kuramlar. Bu kuramların bazılar felsefik değil ortaya konduğu devrin sorunlarını çözmek yahut siyasi mütalaaleri ahbaplık biliminde dile getirme ihtiyacından ortaya çıkmıştır. İdesi ve ideali türe olan ahbaplık, umumi olarak şu şekilde tanımlanabilir: “Tüze, adalete yönelmiş maşeri bir evetşamma düzenidir.” Bu tanımdan, hukukun üç ayrı fonksiyonu alegori getirdiğini görmekteyiz. Bu fonksiyonlar düzen, uygulama yarar ve adalettir. Hukukun Toplumdaki Fonksiyonları 1. Düzen Fonksiyonu Hukukun bu fonksiyonu ile anlatılmak maksut, hukukun maşeri dirimı düzenleyip insanların pasış ve güvenlik içinde bir arada evetşamalarını sağlamaktır. 2. Pratik Yarar (Içtimai İhtiyaçların Karşılanması) Hukukun uygulama amacını, maşeri gerçeklik belirler. Tüze bu fonksiyonu ile maşer içinde canlı insanların, birbirleri ile rekzetmek zorunda oldukları ilişkilerini ve biyolojik, ruh bilimsel bir varlık olarak insanın mimarisından meydana gelen gereksinimlerinı karşıtlamaya çkırmızıışır. Tüze bu fonksiyonu ile tevellüt, muta nikâhı, ölüm vb. önemli biyolojik olayları da çeşitli hükümlerle düzenler. Tek ahbaplık düzeni dirimın bel kemiği gerçeklerini görmezden gelemez. Tüze düzeni, insanın katıksız mimarisına ve bundan gelecek mevrut ihtiyaçlarına müsait olgunlaşmak zorundadır. Tüze önemli ölçüde, ekonomik gerçeklere de merbutdır; ekonomik gereksemelara uymalı ve onları karşıtlamalıdır. 3. Doğruluk Tüze bu fonksiyonu ile makul bir organizasyon şeşna aldığı içtimai gereksinimlerı, özü salt bir muadelet düşüncesi olan türe ölçüsüne vurarak sağlıklı kimliğini kazanır. Hukukun idesi ve ideali adalettir. En kesik tanımıyla türe, “bir muadelet düşüncesi”dir. “Doğruluk, nesnel (objektif) ve öznel (sübjektif) olgunlaşmak üzere iki derece derece anlamda kullanılır. Doğruluk gerçekte ahlâki bir kavramdır; Bu kapsamda, erdem, fazilet demeında şahsi bir özelliği deyimler. Koca her dakika haklı olana yönelir, herkese kendine düşeni yaymak uğrunda kalıcı ve değişlemmez bir çaba gösterir. İşte bu tutum ve çabayı gösteren türe, özne (süje) ile ait oluşundan ötürü öznel (sübjektif) türe olarak nitelenir. Bir erdem olan öznel adaletin haricinde ve ondan önce nesnel (objektif) bir türe mealı vardır. Nesnel türe, kişinin bir özelliğini değil, kişilerin müşahhas durumlarda gerçekleştireceği alışveriş biçiminin bir özelliğini deyimler. İşte ahbaplık düzında hukuki kadir olarak sav konusu olan türe de, bu nesnel anlamda adalettir. Çünkü ahbaplık, insanlar arası ilişkileri biçimlendiren, onlara görünür ve idraklanabilir bir düzen veren, bu amaca yönelen normlar kâffesidür.” Cemiyet muhtevaindeki davranış ve ilişkilerin değerlendirilmelerini muhtevaermiş kurallar tümü olarak ahbaplık, bu değerlendirmelerde türe ölçüsünü kullandığı ve tutunmak yerinde bulunmuş olduğuna gereğince, adaletin böylece, hukukun da bir değerlendirilme ölçüsü olacağı doğaldır. Tüze normlarında türe acaba ne ölçüde yansıtılmıştır ? Bulunan ahbaplık ne denli adaletlidir ? İşte burada kanun üstü türe mealı ortaya çıkmaktadır. Bu, bütün ahbaplık sistemine ve sistemlerine egemen mevcut, nesnel ve salt bir kadir niteliğindeki adalettir. Tüze bir maşer düzenini muhtevaerir. Hukukun varlık sebebi de adalettir; ister mevcut düzeni vikaye etmek, gerekse onu değişlemtirmeyi meşrulaştırmak muhtevain her dakika adalete başlangıçvurulur. Nesnel ve kanun üstü türe hukukta karşıtmıza yerleşmiş ahbaplık düzenlerinin asli örneği, olması müstelzim ahbaplık demeında ahbaplık idesi olarak çıkar. Bu niteliği ile türe, mevcut ahbaplık düzenlerinin namına müsait olup olmadığı açısından bir kadir ve istimara ölçüsü olabilir. Gene bu özelliği ile türe, aynı zamanda hukukun idealidir. Hukukun hazırlamak amacını güttüğü şey adalettir. Birbirleri ile yararlı ve menfi karşıtlıklı ilişkilerde mevcut bu üç fonksiyon muvazene içinde olduklarında, adil bir ahbaplık düzeninin gerçekleşmesi sağlanır. Uygun olarak bütün ahbaplık normları bu üç fonksiyonu da kapsar. Sonuç olarak ahbaplık, hem adaleti gerçekleştirecek, hem maşeri evetşamma uyacak, hem de bu maşeri dirimın pasış içinde sürebilmesi muhtevain bir düzen görünümünü sağlamaya çkırmızıışacaktır.
Tüze (Özet) : Tüze, her şeyden önce bir düzen demektir. Lakin hukukun öngördüğü düzen, çalışarak gerçeklehandan bir düzen değildir. Tüze, maşer içinde insanların hakikaten elbette davrandıklarını değil, elbette davranmaları icap ettiğini gösterir. Tüze, namına uyulmak ve uygulanmak muhtevain vardır. Doğruluk değeri dolayısıyla, insanlar arası ilişkileri bir düzene almak, maşeri dirimın gerçekleşmesini kurmak gerek. İnsanlara, “Bana…
Tüze (Özet) : Tüze, her şeyden önce bir düzen demektir. Lakin hukukun öngördüğü düzen, çalışarak gerçeklehandan bir düzen değildir. Tüze, maşer içinde insanların hakikaten elbette davrandıklarını değil, elbette davranmaları icap ettiğini gösterir. Tüze, namına uyulmak ve uygulanmak muhtevain vardır. Doğruluk değeri dolayısıyla, insanlar arası ilişkileri bir düzene almak, maşeri dirimın gerçekleşmesini kurmak gerek. İnsanlara, “Bana…